Hayatımızda yaşadığımız her hastalık dönemi, sağlığın kıymetini anlamamıza vesile olur. Sağlıktan daha değerli bir şey yoktur. Hayatımızın her anında fiziksel aksaklıklar yaşanabilir ve bu durumu tamamen ortadan kaldırmak mümkün değildir. Ancak sağlığımıza daha iyi bakarak hastalıklardan korunabiliriz. Sürekli geniz akıntısı, burun ve sinüslerden boğaza doğru akan akıntıdır ve boğazda mukus birikmesi hissi olarak tanımlanabilir. Burun, sinüsler ve boğaz mukus adı verilen bir salgı üretir. Bu salgı, dokuları nemli ve temiz tutar, solunan havayı nemlendirir, havadaki yabancı maddeleri temizler ve enfeksiyonlarla savaşır. Normalde burun ve sinüslerde üretilen salgılar geriye, yani genze doğru akar ve fark edilmeyen bir akıntı oluşturur. Ancak bu salgıların burun gerisinde birikmesi sırasında aşağı doğru aktığının hissedilmesi geniz akıntısıdır. Çoğunlukla salgıların artması veya koyulaşması sonucunda ya da yutkunma bozukluklarında meydana gelir.

Özellikle mevsim değişiklikleri, soğuk, kuru ve kirli hava koşulları, bağışıklık sisteminin zayıf olduğu durumlarda geniz akıntısı daha fazla hissedilir. Bu nedenle boğazı temizleme hissi uyandıran rahatsız edici bir duygu oluşur. Geniz akıntısının başlangıç seviyesi bu şekildedir. Ancak ilerleyen seviyelerde boğazda tahrişe neden olabilir ve yemek yeme, su içmek gibi basit işlemler bile ağrı ve acı verebilir. Bakterilerin neden olduğu geniz akıntısı ve sinüzit enfeksiyonları için antibiyotiklerle tedavi yapılabilir.

Ortamın çok sıcak ve kuru olması, nem oranının az veya fazla olması, salgının rengini ve akışkanlığını bozar. Bu durum boğazda tahrişe ve öksürüğe neden olabilir. Yaşama ortamlarının temiz ve havalandırılmış olması bu nedenle önemlidir.

Özellikle hamilelik döneminde hormonal değişikliklere bağlı olarak geniz akıntısı görülebilir. Bu belirtiler, hormonal değişiklikler ve kan dolaşımı sırasında kan miktarının artması sonucunda damarlar üzerine yoğunlaşan basıncın etkisiyle ortaya çıkar.

İnsan vücudu bakteriyel enfeksiyonlara karşı zamanla antibiyotik kullanmadan da mücadele edebilir. Genelde üst solunum yollarında, burun ve sinüs bölgesinde meydana gelir. Kısa sürelidir ve tedaviye olumlu yanıt verir.

Yaşın ilerlemesi ile mukozada tahribat nedeniyle oluşan geniz akıntısı ve burun akıntısı daha sık görülür. Burun salgısının akışkan duruma gelebilmesi için bol su tüketilmelidir. Alerjik durumlarda ise ilaçlar, antibiyotikler ve spreyler kullanılabilir.

Çeşitli akciğer hastalıkları, cilt, eklem, böbrek, kalp zarı gibi birçok doku ve organ iltihabına bağlı hastalıklarda geniz akıntısı görülebilir. Bunun yanında burun içini hipertonik tuzlu su ile temizlemek tedaviye yardımcı olabilir.

Sinüslerin geniz yolunda bulunan mukus zarının iltihaplanması sonucu ortaya çıkar. Polipler, burun deliklerinden boğaz bölgesine kadar uzanabilir ve geniz yolunun tıkanmasına neden olabilir. Bu nedenle alerjiye yol açan maddelerden uzak durmak gerekir. Alerjik durumlarda tedavi amaçlı steroid spreyler ve antihistaminikler kullanılabilir. Ayrıca tuzlu burun lavajı, özellikle sinüs enfeksiyonu olan hastalar için yararlı olabilir. Bu tedavi, burun tıkanıklığını ve sinüsleri temizler.

Üst solunum yolu enfeksiyonları sinüzite neden olur. Etken bakteri veya virüslerdir. Alerji de sinüzite neden olabilir. Burundaki tıkanıklık sonucu sinüslerin temizlenmesi bozulur ve içinde bakteriler kalabilir, bu da sinüzite yol açar. Bakteriyel sinüzit, viral sinüzitlere göre kişinin kendisini daha fazla hasta hissetmesine neden olur. Sürekli geniz akıntısına neden olabilecek sinüsler ileri aşamada ise tedavi amacıyla operasyon uygulanabilir. Enfeksiyonlar için antibiyotik ilaçlar kullanılabilir.