Bayanlarda Akıntı Belirtileri ve Tedavisi
24 Temmuz 2024

Bayanlarda Akıntı Belirtileri ve Tedavisi

Bayanlarda Akıntı

Bayanlarda akıntı, kadınların sık karşılaştığı problemlerden biridir. Hayatın herhangi bir döneminde karşılaşılabilen akıntı, genellikle üreme çağında daha yoğun olur. Kadınlık hormonlarının etkisiyle rahim ağzında bulunan servikal bezler ve vajinal bölgede yer alan bezler düzenli olarak bölgenin nemli kalması ve kayganlığını artırmak için sıvı salgılar. Bu sıvı sayesinde cinsel ilişki daha konforlu olur, bölgede tahriş engellenir ve vajina bölgesinde oluşabilecek mikroplar dışarıya atılır. Vajinanın nemli olması kadın sağlığı için oldukça önemlidir. Ancak önemli olan, mevcut akıntının normal mi yoksa anormal mi olduğunu ayırt etmektir.

Normalden daha fazla akıntı yaşanıyorsa, bu bir hastalığın habercisi olabilir. Akıntıyla beraber idrar yaparken yanma, kaşıntı ya da ağrı hissi yaşanıyorsa bu durum bölgede oluşan bir enfeksiyonun belirtisi olabilir. Akıntı az, berrak ya da hafif bulanıksa bu normal kabul edilir. Bölgede belli miktarlarda bakteri ya da mantarların bulunması normaldir. Bu sayede bölge fonksiyonel olarak çalışabilir. Ancak bazı etkenler nedeniyle bölgenin fonksiyonu bozulabilir. Bölgedeki işlev bozukluğuna antibiyotik kullanımı, doğum kontrol hapı kullanımı, sentetik iç çamaşırı giymek, vajinal duş, hormon bozuklukları gibi etkenler neden olabilir.

Bayanlarda Akıntıya Yol Açan Etkenler Nelerdir?

Mantar Enfeksiyonu:

Bölgede meydana gelen mantar enfeksiyonu, bayanlarda şiddetli akıntıya yol açabilir. Akıntıyla beraber kaşıntı, tahriş, yanma gibi şikayetler de yaşanabilir. Yanma hissi idrar yaparken ve cinsel birliktelik anında daha yoğun hissedilir. Mantar enfeksiyonu nedeniyle yaşanan akıntı genelde kokusuz, beyaz renkli ve süt kesiği şeklinde görülür.

Atrofik Vajinit:

Hormon seviyesi düşük olan veya menopoz dönemindeki kadınlarda daha sık rastlanılan bir hastalık türüdür. Vajinada kuruluk hissiyle birlikte yaşanabilir. Kuruluk haricinde yanma da yaşanabilecek belirtiler arasındadır. Tedavisi için genelde östrojen tedavisi kullanılır.

Bakteriyel Vaginosis:

Bayanlarda en çok akıntıya yol açan etken, bakteriyel vajinittir. Bu enfeksiyon vajinal bölgede mikropların yoğun bir şekilde artmasına yol açar. Akıntı gri, beyaz ya da sulu bir şekilde meydana gelebilir. Oldukça kötü bir kokuya sahiptir. Cinsel birliktelik ve adet dönemi gibi dönemlerde şiddeti artar. Akıntının rengi ve kokusu, pH değerinin 4,5'ten daha yüksek olması tanı için önemlidir. Daha çok rahim içi araç kullanan bayanlar, sigara içen bayanlar, çok eşliliği tercih eden bayanlar, sık aralıklarla vajinal duş yapanlar ve adet döneminde cinsel birliktelikte bulunanlarda görülen bir rahatsızlıktır.

Trikomonas Vajiniti:

Cinsel birliktelikle bulaşan bir enfeksiyondur. Yaşanan akıntı köpüklü, yoğun ve kötü bir kokuya sahip olur. Cinsel birliktelikle bulaşan bir hastalık olduğundan tedavide eş tedavisi önemlidir.

Bayanlarda Akıntıya Yol Açan Hastalıklardan Korunma Yöntemleri Nelerdir?

Bayanlarda akıntı daha çok mantar enfeksiyonu nedeniyle oluşum gösterir. Mantar enfeksiyonları nemli ortamlarda daha fazla çoğalır. Bu nedenle bölgenin sürekli kuru tutulması gerekir. Islak iç çamaşırı giymek ya da deniz-havuz gibi yerlerden çıktıktan sonra ıslak kıyafetlerle uzun süre beklemek enfeksiyonların artmasına yol açar. Akıntıdan korunmak için pamuklu iç çamaşırları tercih edilmelidir. Genital bölge temizliği önden arkaya doğru yapılarak olası mikropların bölgeye teması engellenmelidir. Sabun, kokulu tuvalet kağıdı, duş jeli gibi ürünlerin kullanımından kaçınılmalıdır.

Bayanlarda Akıntı Tedavisi Nasıl Yapılır?

Bayanlarda yaşanan akıntı için doktora başvurulduğunda doktor ilk önce akıntının nedenini tespit eder ve nedene yönelik tedavi başlatır. Tedavide ağız yoluyla hap, krem, tablet, fitil ya da jeller reçete edilebilir. Bazı hastalıklarda eş tedavisi yapılmalıdır. Eğer akıntı mantar enfeksiyonu kaynaklıysa antimantar ilaçları reçete edilir ve bir süre cinsel birliktelik yasaklanır. Bayanlarda akıntı tedavisinde reçete edilen ilaçlar tamamen bitene kadar kullanılmalıdır. İlaçların yarıda kesilmesi hastalığın tekrarlamasını kolaylaştırır.

Sizden Gelen Sorular / Yorumlar

İlk soruyu siz sormak istermisiniz?

Soru Sor / Yorum Yap

şifre

Çok Okunanlar

Haber Bülteni